Ne aramıştınız?
  • Gaziantep Psikolog
  • Online Terapi
  • Gaziantep Online Psikolog
  • Sosyal Fobi
  • Agorafobi
  • Özgül Fobi
  • Depresyon
  • Çocuk Ve Ergen Psikolojisi
  • Sınav Kaygısı
  • Panik Atak
  • Yaygın Anksiyete Bozukluğu
  • Obsesif-Kompulsif Bozukluk
  • Majör Depresif Bozukluk
  • Vajinismus
  • Gelişim Bozuklukları
  • Bipolar Bozukluk
  • Davranış Bozuklukları
  • Kişilik Bozuklukları
  • Kişilerarası İlişkilerde Bozukluklar
  • Somatizasyon Bozukluğu
  • Stres
  • Uyum Bozuklukları
  • Hiperaktivite
  • Dikkat ve aktivite bozuklukları
  • Disleksi (Öğrenme Güçlüğü)

7/24 Psikolojik Destek Hattı için iletişim bilgilerimizi kullanınız

  • İletişim: +90 533 413 74 62

Şiddet ve Terör, En Çok Çocukları Etkiliyor

GAZİANTEP Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Uzman Psikoloğu – Çift ve Aile Terapisti Melis Tümer Süyür, şiddet ve terör olaylarının, özellikle çocukları çok etkilediğini söyledi.

Terörü, politik, dini veya ekonomik bazı hedeflere ulaşmak için uygulanan her türlü şiddet olarak tanımlayan Melis Tümer Süyür, teröristlerin amaçlarına ulaşmakta kullandığı yöntemlerin insanlarda, cana kıyma, malı yakıp yıkma, işkence yapma gibi eylemlerle dehşete düşürerek, korku havasını hakim kılarak, sindirme yoluyla insanları eylemsizliğe itmek olduğunu kaydetti.

Melis Tümer Süyür, “İnsanları strese sokan en büyük etkenlerden biri de belirsizlik ve olayların kontrolünün kişinin dışında gelişmesidir” dedi.

Etrafında sürekli terör olayları olup biten kişinin, başına geleceklerden habersiz, kaygı ve korkuyla hayatını devam ettirmeye çalışacağını anlatan Melis Tümer Süyür, şöyle devam etti:

“Bu açıdan baktığımızda teröre maruz kalmasa bile yarattığı psikolojik etki ile insanlar terör mağdurudur. Böyle bir durumda ise bireyden topluma genel bir huzursuzluk hâkim olur. Terör olayları ve dolayısıyla haberleri, toplumun psikolojisini bozmaya başladı. Özellikle de çocuklar terör konusunda çok fazla etkileniyor ve zarar görüyor.

Terör olaylarını haberlerde ya da sosyal medyada gören çocuklar, dışarının güvenli olmadığını düşünerek, yavaş yavaş içine doğru kapanmanın daha güvenli olduğunu düşünmeye başlıyorlar. Bu da terör olaylarının amacını yerine getiriyor.”

ÇOCUKLARIMIZA NASIL ANLATACAĞIZ?

Melis Tümer Süyür, şiddet ve terör konusunda çocuklara karşı dürüst davranılması gerektiğinin altını çizerek, “Çocuklarımıza terör konusunda dürüst davranacağız diye olayları tüm çıplaklığı ile anlatmamız çok uygun olmayabilir, hatta çocuklarımızın kafasını karıştırabilir” uyarısını yaptı.

Olaylar hakkında bilgi aktarırken ayrıntıdan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Melis Tümer Süyür, “Bu durumda akıllara ‘Çoğu yetişkinin bile görüntülerine bakamadığı olayların etkilerinden çocukları nasıl koruyabiliriz?’ sorusu gelebilir. Aslında çocukların bu tip haberlerden uzak tutulması gerekir. Terör olsun ya da olmasın her türlü şiddet içerikli görüntüler ve haberlerden uzak tutulmaları önemlidir” ifadelerini kullandı.

Çocuklar için bu türden haberleri izlemenin bir süre sonra şiddeti oyun gibi görmelerine ve olağan, normal karşılamalarına yol açabildiğine vurgu yapan Melis Tümer Süyür, her türlü habere, bilgiye çok rahat ulaşmalarından dolayı çocukların telefon, televizyon gibi kitle iletişim araçlarında çok fazla zaman geçirmesinin tehlikesine dikkati çekti.

GÜVEN DUYGUSU ÖNEMLİ

Okul öncesi dönemde çocukların, çözemedikleri olayları, ebeveynlerinin davranışları ve onların bakış açısıyla değerlendirdiklerini anımsatan Melis Tümer Süyür, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dolayısıyla yetişkinlerin verdikleri tepkiler ve ruh halleri, çocuğun algısında doğrudan etkilidir. Okul dönemindeki çocuklar kötü bir şeyler yaşandığını bilmeli, ancak bütün ayrıntıları bilmek zorunda değiller. Çocukların ilk ihtiyaç duydukları şey güven duygusudur. Güven duygusunu yaşayacakları yer ailelerinin yanıdır. Aileler çocukları ile birlikte kaliteli zaman geçirmeyi bu dönemde ihmal etmemelidir. ‘Bana ihtiyaç duyduğun her zaman yanında olacağım’ duygusu verilmeli. Çocukların soruları dikkatli dinlenerek, yaşına göre açıklamalar yapılmalı. Çocukların mümkün olduğunca düzenlerinin değiştirilmemesi ve ailece yapılan etkinliklere devam edilmesi önemlidir.

Kişiler, yaşadığı olumsuz duygular hakkında bilinçlendirilirse olumsuz durumlarla başa çıkma konusunda güçlenir. Böylelikle başına geleni atalet (yapılması gerekeni yapmama, potansiyelini kullanmaması) ile kabullenen bireylerin değil, başa çıkma yolunda adımlar atan mücadeleci bireylerin bulunduğu toplumlar şiddet ve terörle mücadelede avantajlı olur. Sağlıklı bireyler sağlıklı, huzurlu ve mutlu çocuklar yetiştirebilecek, çocuklarına rol model olabilir.”

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

You may use these <abbr title="HyperText Markup Language">HTML</abbr> tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

*